Connect with us

Kültür & Sanat

İtalya’da yaşayan Türk yazar, yeni kitabında yavaş seyahatin inceliklerini ele aldı

Bazen sıkıştırılmış turlarla kısa zamanda çok yer gezmek zorunda kalanların telaşı, seyahatin önüne geçebiliyor. Türk yazar ise son kitabında kentleri turist telaşıyla gezmenin değil, dünyayı eliyle koymuş gibi bulmak isteyenlerin öyküsünü kaleme aldı.

Yayınlandı

on

Yeni kültürler keşfetmek, başka hayatları deneyimlemek ve farklı ülkelerin yaşam standartlarını görmek isteyenler, seyahat planları yapıyor. Bazen sıkıştırılmış turlarla kısa zamanda çok yer gezmek zorunda kalanların telaşı, seyahatin önüne geçebiliyor. Türk yazar ise son kitabında kentleri turist telaşıyla gezmenin değil, dünyayı eliyle koymuş gibi bulmak isteyenlerin öyküsünü kaleme aldı.

Dünyada farklı ülkeleri, kültürleri görmek isteyenler, turist olarak çıktıkları seyahatleri kısa zamanda çok yer keşfetmek için hızla tüketiyor. Hayranlık duyduğu İtalyada yaşama fikrine karşı koyamayan ve Türkiyeden Gitmek: İtalyaya Uzanan Bir Göç Hikâyesi kitabıyla adını duyuran Yazar Gökhan Kutluer, son kitabı Yavaş Seyahat: Aheste Bir Ruhun Gözlemleri’nde sakin bir ruh haliyle seyahat etmenin inceliklerini ele alıyor. Okurları, Alp Dağları’nı görmenin, Toskana’da günlerce yürümenin sevincine ortak ediyor.

Yeni kitabında, gezginleri hareket halindeki bedenlerine eşlik eden dingin zihinleri keşfetmeye davet eden Yazar Gökhan Kutluer, Yavaş Seyahat, umudunu ve merakını kendisine kalkan yaparak şartlar ne olursa olsun yoluna devam etme cesaretini gösteren gezginler, kentleri flanör ve flanözler gibi arşınlayanlar, dijital göçebeler ve içinden taşanı akıtmak için kendine bir Parisbulamayanlara yazdım. Mekanların geçmişlerini, geleceklerini ve insanlarını anlatarak seyahat edilen yerlere dair farkındalık uyandırmayı amaçlıyorum” dedi.

Yalnız ama asla tek başına yürümeyenlerin serüveni”

Fotoğrafçılık, gezi yazarlığı, seyahat danışmanlığı ve dijital pazarlama alanlarında da aktif olan Gökhan Kutluer, Yavaş Seyahat: Aheste Bir Ruhun Gözlemleri isimli kitabımla okurların turistik bir seyahatte gibi değil, şehirleri yavaş yavaş keşfederek sanki benimle yürüyormuş gibi hissetmelerini istedim. Onları bir uçağın küçük penceresinden Alp Dağları’nı görmenin sevincine ortak etmeye çalıştım. Kitabım bir nevi yalnız ama asla tek başına yürümeyenlerin serüveni oldu” ifadeleri kullandı.

Kitabımda mekanların dört duvardan fazlası olduğunu gösterebildim”

Seyahatlerde durup dinlenmek, iyi gözlemciliğe ve tüm duyuların alabildiğine özgürleştiği bir hikayeye götüren yol haritasıdır” diyen Gökhan Kutluer, Yavaş seyahat gözlemde ustalığı pekiştiriyor, kitabımda mekanların dört duvardan, gelişigüzel atılmış masalardan, sandalyelerden fazlası olduğunu göstermeyi hedefledim. Belki de kitabımı sıradan gezi kitaplarından ayıran kavramsal yolculuk, tam da burada başlıyor. Bazen gezdiğim şehirlerde trafiği yoğun bir caddenin kaldırımına oturuyor, dirseklerim dizlerimde; yavaş yavaş ilerleyen arabaları, toplu taşıma araçlarının içindeki insanları izler nereye gittiklerini, akıllarından neler geçtiğini, oturduğum yerden onları izlediğimi fark edip etmediklerini düşünüyorum. Gözlemlerimi aktardığım kitabımda okurlar, birbirinden güzel şehirlerin öznel fikirlerine, hikayelerine ve ilişkilerine rastlayacak” şeklinde konuştu.

Dikkatli bakmayan gözlerin anlatacak deneyimi olmaz”

Yaşamını Roma’da sürdüren yazar Gökhan Kutluer son kitabı Yavaş Seyahat – Aheste Bir Ruhun Gözlemleriyle ilgili sözlerini şöyle tamamladı: “Gezginler gidecekleri yerden çok, gittikleri yere dair bakış açılarını planlamalılar. Bir geziyi, ziyareti ya da bilinmeyen herhangi bir sokaktaki yürüyüşü anlamlı kılmak için her şeye ve herkese iyice bakmasını öğrenebilmek, gözleri eğitebilmek çok önemli. Aksi takdirde, gittiği yerlerden aynı dönen arkadaşlardan ve akrabalardan hiçbir farkımız kalmaz. Zira yeterince dikkatli bakmayan gözlerin ne anlatacak bir hikayesi olur ne de aktaracak bir deneyimi.

Reklam
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kültür & Sanat

Çalı Köy Filmleri Festivali başladı

Bu yıl 8’incisi düzenlenen Çalı Köy Filmleri Festivali başladı. Film gösterimleri, söyleşiler, atölyeler ve konserlerle dolu dolu geçecek festivalde sinemaseverler keyifli bir haftasonu geçirecek.

Yayınlandı

on

Yazar:

Bu yıl 8’incisi düzenlenen Çalı Köy Filmleri Festivali başladı. Film gösterimleri, söyleşiler, atölyeler ve konserlerle dolu dolu geçecek festivalde sinemaseverler keyifli bir haftasonu geçirecek.

Nilüfer Belediyesi’nin Çalı Çevre ve Kültür Derneği (ÇEKÜDER) ile birlikte düzenlediği Türkiye’nin ilk kamplı film festivali olan 8. Çalı Köy Filmleri Festivali başladı. Çalı Futbol Sahası’nda gerçekleştirilen etkinliğin ilk gününe sinemaseverler yoğun ilgi gösterdi. Festivalin açılış gecesine Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir,

Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Aydın Saldız, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin, İYİ Parti Nilüfer İlçe Başkanı Osman Uçar ve belediye başkan yardımcıları da katıldı.

Festivalin açılış konuşmasını yapan Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, 1934 yılında “Aysel Bataklı Damın Kızı” filminin Çalı’da çekildiğini hatırlattı. Çalı’da o dönem Halk Evi olduğunu belirten Başkan Şadi Özdemir, “Film çektirecek kadar da bir örgütlülüğü varmış. İlk filmde köylülerimiz de yer almış. Yani o zamanlarda köylüler, Halk Evi’ne tiyatro izlemeye ve oynamaya gidiyorlarmış. Aslında Mustafa Kemal Atatürk’ün nasıl büyük bir iş yaptığını bugün daha iyi görüyoruz” dedi. Başkan Şadi Özdemir, organizasyon fikrinin de yine bölgenin gençlerinden çıktığını ve ÇEKÜDER’in belediyeye önermesiyle başladığının altını çizdi.

 

Festival başladığından beri toplam 52 uzun metrajlı ve 28 kısa film gösterimi yapıldığını dile getiren Başkan Şadi Özdemir, “18 söyleşi, 10 konser ve 10 atölye çalışması yapıldı. 6. festival ile birlikte kısa film festivali yarışması da başladı. Bunlar sadece bir rakam gibi gözükebilir ama çok kolay değil. Geçmişten bugüne destek olan herkese teşekkür ederiz” diye konuştu. 

 

KISA FİLM YARIŞMASINA 49 BAŞVURU

Bu yıl festival kapsamında kısa ve uzun metrajlı film gösterimleri olacağını söyleyen Şadi Özdemir, “Bunun yanı sıra atölyeler, konserler ve söyleşiler de olacak. Kamplı olarak gerçekleştirilen organizasyonumuzda yoga ve doğa yürüyüşleri yapılacak. Kısa Film Yarışmamız için de bu yıl 49 başvuru oldu. Yarışma özel seçkimiz de programımızda yer alıyor” dedi. 

 

Çalı Mahalle Muhtarı Kaan Doğan da, festivale emeği geçenlere teşekkür etti. ÇEKÜDER Başkanı Sadık Emre Sakin ise bu yıl bir ilk olarak destek olmak amacıyla festivalin kısa film yarışmasında finalist tüm filmlere ödül verileceğini söyledi.

 

NİLÜFER ODA ORKESTRASI’NDAN FİLM MÜZİKLERİ KONSERİ

Açılış konuşmalarının ardından Şef Deniz Tan yönetimindeki Nilüfer Oda Orkestrası’nın “Beyaz Perdeden Senfonik Yolculuk” konseri dinleyicilerle buluştu. Gece “Yozgat Blues” film gösterimi ile devam etti. Film bitiminde Yönetmen Mahmut Fazıl Coşkun, sinemaseverlerle söyleşi gerçekleştirdi.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Devamını Oku

Kültür & Sanat

Aydın Tekstil Park’ta sinema geceleri yoğun ilgi gördü

Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve yaz akşamlarının vazgeçilmezi haline gelen açık hava sineması, “Bursa Bülbülü” filmini Aydınlılarla buluşturdu.

Yayınlandı

on

Yazar:

Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve yaz akşamlarının vazgeçilmezi haline gelen açık hava sineması, “Bursa Bülbülü” filmini Aydınlılarla buluşturdu.

Etkinlikte vatandaşlar aileleri ile birlikte keyifli vakit geçirerek güzel havanın ve Aydın Tekstil Park’ın tadını çıkardı.

Bugün de “Bursa Bülbülü” filminin Mimar Sinan Parkı’nda Saat 21.30’da gösterimi yapılacak. Vatandaşlar ücretsiz olarak izleyebilecek. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu açık alanda film izlemek isteyen tüm Aydınlıları Mimar Sinan Parkı’ndaki sinema gecesine davet etti.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Devamını Oku

Kültür & Sanat

Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş “Gezgin Oyun Parkı” etkinliklerinin ilkini Çengelköy Huzurtepe Sokak’ta başlattı

Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, 39 çocuğun imzası bulunan ve kendisine ulaşan bir mektupla “Sokak oyunları” talebini hayata geçirerek, “Gezgin Oyun Parkı” etkinliklerinin ilkini Çengelköy Huzurtepe Sokak’ta başlattı.

Yayınlandı

on

Yazar:

Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, 39 çocuğun imzası bulunan ve kendisine ulaşan bir mektupla “Sokak oyunları” talebini hayata geçirerek, “Gezgin Oyun Parkı” etkinliklerinin ilkini Çengelköy Huzurtepe Sokak’ta başlattı. Mektuplarının karşılık bulmasıyla birlikte çocuklar oluşturulan etkinlik alanında eğlenceli vakit geçirdi.

 

Üsküdar Belediyesi olarak İstanbul’un en yaşanabilir ilçelerinden biri vizyonuyla “Çocuk dostu” uygulamalarını başlattık. Bu vizyon çerçevesinde ekiplerimiz şehirde sağlıklı büyüme ve oyun hakkını koruma taahhüdünü gerçekleştirmek için çeşitli etkinlikler düzenliyor.

 

“Gezgin Oyun Parkları” projesi öncülüğünde, eşitlik ve kapsayıcılık ilkeleriyle donatılmış oyun ve rekreasyon hizmetiyle; “Çocuklar Üsküdar’da, Oyun Sokaklarda!” sloganı altında, her çocuğun erişebildiği güvenli ve keyifli oyun oynayabileceği kamusal alanlar oluşturmaya devam ediyoruz.

 

ÇOCUKLAR İSTEDİ, BAŞKAN “HEMEN” DEDİ

 

Huzurtepe Sokak ve çevresindeki konutlarda yaşayan çocuklar, birlikte bir mektup oluşturarak sokaklarında “Oyun alanı” istedi. 

 

Çocuklar, Belediye Başkanımız Sinem Dedetaş’a yazdıkları mektupta “Bizler 3. kuşak olarak babalarımızın, dedelerimizin yaşadığı gibi olmak istemiyoruz.” diyerek kendilerine oyun alanı oluşturulmasını talep etti.

 

Talebi değerlendiren Başkan Dedetaş, “Hemen” diyerek içerisinde çeşitli oyun malzemelerinin yer aldığı, müzik ve eğlendirici aktivitelerin bulunduğu “Gezgin Oyun Parkı” etkinlik serisinin başlatılması talimatını verdi. Çalışmalarını tamamlayan ekipler, Çengelköy Mahallesi Huzurtepe Sokak, 11.00 ile 16.00 saatleri arasında çocukların oyun oynayacakları ve eğlenecekleri bir alana dönüştürdü.

 

ÇEŞİT ÇEŞİT AKTİVİTELERLE EĞLENDİLER

 

“Akıl ve Zeka Oyunları”nın yanı sıra, “Resim Ormanı”, “Sokakta Sanat”, “Geleneksel çocuk oyunları”, “Su oyunları”, “Voleybol”, “Ayak tenisi”, “Minyatür kale” ve “Beceri gelişimi ve Eğitsel oyunlar” olmak üzere birçok aktivite yer aldı. Çocuklar bisikletlerle tur atarken, çalan müziklerle de dans ederek günün tadını çıkardı.

 

“YAĞMUR” BİLE ÇOCUKLARI DURDURMADI

 

Etkinlik gerçekleştiği sıralarda zaman zaman kuvvetli yağış da etkisini gösterdi. Çocuklar yağmur altında futbol oynamaya devam etti.

 

Bazı çocuklar ise önce evinin penceresinden izlediği etkinliğe katıldı. Birbirleriyle keyifli zaman geçiren minikler etkinlikten duydukları memnuniyeti de dile getirdi. 

 

Belediye görevlileri çocuklara kek ve meyve suyu da ikram etti.

 

MEKTUP

 

39 çocuğun imzası ile gelen mektupta şu ifadelere yer verilmişti:

 

“Aşağıda adı soyadı ve imzaları bulunan bizler 877 Ada 1 Parsel’de Huzurtepe Sokak’ta ikamet eden çocuklarız. Mahallemizin, sokağımızın kurulduğu 1964 yılından beri hiçbir çocuk bir oyun alanında oynamadan yetişkin oldular. Bizler 3. kuşak olarak babalarımızın, dedelerimizin yaşadığı gibi olmak istemiyoruz. Her türlü tehlikeyi göze alarak sokak içinde kah araçlardan kah asabi komşulardan azar işiterek, engellenerek büyümek istemiyoruz. Bu arzumuzun siz sayın başkanımız tarafından olumlu değerlendirileceğini biliyor ve umut ediyoruz. Sokağımızda bulunan boş arsalardan herhangi birine oyun planı yapmanızı rica ediyoruz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Devamını Oku

Popüler Haberler

Copyright © 2024 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.